Arakanlıların Vatandaşlık Hakları Zorla Ellerinden Alınıyor

Açlık ve sefaletin diz boyu olduğu bu kamplarda, çocuklar çeşitli hastalıkların pençesinde. Türkiye’den birçok STK bu vahim durum karşısında Müslüman kardeşlerini yalnız bırakmıyor. Beşir Derneği, geçtiğimiz günlerde Bangladeş sınırındaki Arakanlı kardeşlerimizin kaldığı bu kampları yerinde ziyaret etti.

Beşir Derneği, temel gıda malzemelerinin yanı sıra çocukları muayene ettirip, birçok hastalığa karşı bölgede ilaç dağıtımında bulundu. Beşir Derneği Genel Müdürü Fatih Sarıyar, “Bangladeş sınırındaki Müslüman kardeşlerimizi gidip yerinde ziyarettik, bulundukları yer çok kötü, çadırlar son derece sıradan malzemelerle yapılmış. Kardeşlerimizi bu durum karşısında yalnız bırakmamalıyız, onların yaşam alanlarını daha da iyileştirmeliyiz” dedi. Sarıyar, Arakanlı kardeşlerimiz için 30 bin metrekarelik alanda çadır-kent kurulacağının müjdesini de verdi.

Öte yandan Arakanlılar, köylerinin yakılıp tahrip edilmesinden dolayı yurtlarını terk ediyor. Muson yağmurlarının yoğun bir şekilde yağması sonucu taşan Naf nehrini aşmaya çalışan yüzün üzerinde Arakanlı, hayatını kaybetti.

Arakan eyaletinde Müslüman nüfusu giderek azalıyor. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Uluslararası Koruma Direktörü Volker Türk, Arakanlı Müslümanların "şiddetli ayrımcılık" ve "çok ciddi insan hakları ihlallerine" maruz kaldığını vurgulayarak, Arakan eyaletinin kuzeyinde sadece 150 bin Müslüman'ın kaldığını belirtti.

Türk, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlediği basın toplantısında, "Cox's Bazar'daki kampları ziyaretim esnasında Arakanlı sığınmacılarla görüşme fırsatım oldu. Yaşadıkları büyük travmaya rağmen konuştuğum sığınmacıların yüzde 50'si Arakan'a geri dönmeyi ümit ediyor. Diğer yüzde 50'si ise hala büyük bir şokun içinde" dedi.

Arakanlı Müslümanların evlerine, "gönüllü", "güvenli" ve "onurlu" bir şekilde geri dönmelerinin sağlanması gerektiğinin altını çizen Türk, Bangladeş'teki sığınmacıların Arakan'a geri dönüşündeki en büyük engellerden birinin "vatandaşlık sorunu" olduğunu belirterek sığınmacıların evlerine geri dönmesinin uluslararası bir sorun olduğunu ifade etti.